İstanbul’un Toplu Taşit Duraklarindaki Çince Yer Adlarinda Gizlenen Şifreli Mesajlar Ve “Çin Rüyasi

İstanbul’un Toplu Taşit Duraklarindaki Çince Yer Adlarinda Gizlenen Şifreli Mesajlar Ve “Çin Rüyasi

“Dervişin fikri” köşesinde bugün:
İSTANBUL’UN TOPLU TAŞIT DURAKLARINDAKİ ÇİNCE YER ADLARINDA GİZLENEN ŞİFRELİ MESAJLAR VE “ÇİN RÜYASI”
IBB yeni bir uygulamaya imza attı ve İstanbul’daki bazı semtlerde toplu taşıt duraklarının adları Türkçenin yanında Çince olarak da yazılmaya başlandı.
IBB’nin gerekçeleri tamamen turizmin güncel ihtiyacı olduğu yönünde. Çinli turistlere yapılan “Hoş geldin” hediyesi olarak savunuluyor.
İBB’nin bu uygulaması Mütareke devri’nde Sait Molla tarafından kurulan “İngiliz Muhipler Cemiyeti”ni andırmaktadır.
İşin bu boyutu yetirince eleştirildiği için tekrar etmeyeceğim.
Benim dikkat çekmek istediğim nokta ise bu uygulamayla Çin’in vermek istediği mesajlardır.
Duraklardaki Çince yazılar görünüşte IBB’nin uygulaması gibi algılansa da, aslında Çin devleti şu mesajları vermektedir.
1. Han Çinlilerine mesaj.
Han Çinlilerinin Türk vatandaşlığına geçmelerini bilinçaltından teşvik etmek.

Bilindiği gibi 2018 Eylül ayında resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren bir yasayla 250 bin dolarlık taşınmaz alan yabancılara T.C vatandaşlığı verilmeye başlanmıştı.
Bu uygulama herkesten önce Çin devletini sevindirmiştir.
Çünkü Türkiye’yi direk etki alanına alabilmek için “Kuşak, Yol projesi” çerçevesinde her hileye başvururken ortaya çıkan bu uygulama Çin’in “Yasal Yollarla” Türkiye’yi işğal etmesinin önünü açmıştır.
Zira Türkiye Nüfusundan daha fazla dolar milyonerinin olduğu Çin’de 250.000 dolar yatırım yapabilecek 82 milyon Han Çinlisi zaten vardır. Geriye kalan ise 83 Milyon (Türkiye nüfusu+1 Milyon) Çinlinin gönül rahatlığıyla Türkiye’ye gelmesini teşvik etmektir.
Çinliler İstanbul’a gelip duraklarda Çince yer adlarını görünce “A, buralar zaten Çin’in bir eyaletine benziyor” diye düşünecek, kendisini yabancı hisetmeyecek, lütfedip “vatandaşlığını alalım bari” diyeceklerdir.
Çince reklamlarda yer alan bilgilerden öğrendiğim ve elde ettiğim bilgilere göre “Çinlilere TC vatandaşı olmak için sürekli ikamet zorunluluğu yoktur, vasıf aranmaz. Taşınmaz almak, vergi numarası almak ve TC vatandaşlığına başvuru için sadece 5 dakikanızı ayırıp bir noterde avukata vekalet vermeniz yeterlidir”
(Not:
TC Vatandaşlığına geçmek için müracat eden Türk soylularda aranan şartlar ve uygulamalar:
1)Beş yıl sürekli, yasal ikamet etmiş olmak.
2)Diploma, evlilik cüzdanı, bekarlık belgesi, akrabalık belgesi, doğum belgesi, v.s. noter tastikli Türkçe tercümesini ibraz etmek,
3) Sabıka kaydı, parmak izi ve uzun süren güvenlik soruşturması.
Amerika’da ise bütün aşamaları geçip vatandaşlık hakkı kazananlar önce Amerikan bayrağı önünde bağlılık yemini edecek, ondan sonra kimliğini elden teslim alacaktır).
2. Uygurlara Mesaj:
Türkiye’de yaşayan Uygyurlara korku salmak, “Benden kaçamazsınız” diyerek Çin devletinin nefesini Uygurlar’a ensesinde hissettirmek.
Doğu Türkistanda insanlar sadece Türkiye’yi seyahat ettiği için “Toplama kampları” na alınırken, Türk demek, Türk Malı alıp satmak, Türk dizi ve filmlerini seyretmek ağır suç kapsamında cezalandırılırken, Türkçe eğitim resmen yasaklanmışken Türkiye’nin en büyük merkezi, Türk Dünyasının manevi başkenti İstanbul’da durak adlarının Çince yazılması Türkiye’de yaşayan Doğu Türkistanlılara “Türkiye de artık Çin’in arka bahçesi oldu” hissini yaşatacak ve kaçacak yer arayışına sürükleyecektir.
3. Türkiye devletine ve halkına mesaj: Misilime.
Tercüme kurallarına göre yer adları tercüme edilmez, ses tercümesi yapılır, anlam tercümesi yapılmaz. İstanbul’daki durak adlarının çoğu Çincenin fonetik özelliğinin elverdiği ölçüde ses tercümesi yapılmış. Ancak “Çemberlitaş” durağına gelince ard niyet devreye girniş ve ” Konstantin anıt sütunu/ 君士坦丁纪念柱” olarak yazılmıştır.
Halbuki “Çemberlitaş” ses tercümesi olarak pekala ” 且木百丽塔石/ Çiemubailitaşı” şeklinde yazılabilirdi.
Ya niye böyle oldu?
Çin’in İşğal edip adını ” Yeni Toprak/ Şinciang/ 新疆” olarak değiştirdiği, Türk Milletinin ata yurdu olan topraklara Türk Milleti doğal olarak “Doğu Türkistan” demektedir. Devlet ve Hükümet Erkanları da duruma göre “Uygur Özerk Bölgesi” veya ” Doğu Türkistan demektedir. Çin bundan hep rahatsız olmuş ve misilime için fırsat beklemiştir.
Günümüzde ise Çin’e göre gerekli altyapılar tamamlanmıştır. Uygun ortam ve fırsat bulmuşken misilime yapılmıştır.
IBB bu olayda kullanılmış konumdaysa önümüzdeki günlerde sergeleyeceği tutumdan anlayabiliriz.
Bu vesile ile tekrarlıyorum:
Çin geleneksel Strateji, Aldatma ve hile kültürü olan bir devlettir.
M.Ö. 5.Y.Yılllara dayanan ” Sunzi savaş sanatları” adlı kitabın girişinde şöyle yazar: “Kendini ve Muhatabını ( Düşmanını) iyi tanırsan savaşı kaybetmezsin, Muhatabını ( Düşmanını) ve kendini tanırsan her savaşı kazanırsın, Düşmanını tanımazsan, kendini tanırsan eşit olursun, düşmanını da kendini de iyi tanımazsan her savaşı kaybedersin / 知己知彼,百战不殆;知彼知己,百战百胜; 不知彼而知己,一胜一负;不知彼,不知己,每战必殆(失败).”
Çin ikili ilişkilerin her adımında bu düstura göre hareket eder, muhatabının kılcal damarlarına kadar öğrenir, adımlarını öyle atar.
Darısı Türk Milletinin başına.
Türk Milletinin Çin’i tanımasına katkı sağlamak için kaleme aldığım ” Küresel güç olma sevdası- Çin Rüyası” adlı kitap günümüzde toplumu aydınlatabilecek, güncel bir kitaptır.
Umarım okuyanlara ve okuyacak olanlara fikir ve bilgi temin eder.
(F.K.T)

Yorum yaz